Uzmanlara göre, sıcak havalarda klimaların kullanımı sırasında ortaya çıkan en önemli sağlık sorunlarından biri “klima hastalığı” olarak da adlandırılan “lejyoner hastalığı” olarak bilinir. Peki, lejyoner hastalığı nedir, belirtileri nelerdir? Lejyoner hastalığı nasıl bulaşır?
LEJYONER HASTALIĞI NEDİR?
Lejyoner hastalığı, Legionella Pneumophila bakterisinin sebep olduğu bir tür zatürreye yol açar. Bu mikrop, klimaların filtre sistemlerinde uygun nem ve ısı koşullarında üreyerek ortam havasına yayılabilir. Salgınlar genellikle otel ve hastane gibi kalabalık alanlarda görülse de, tek vakalar halinde de rapor edilmiştir.
LEJYONER HASTALIĞI BULAŞICI MIDIR, NASIL BULAŞIR?
Lejyoner hastalığının insanlar arasında bulaşıcı olmadığına dikkat çekilirken, akciğerlere ulaşma yolunun genellikle solunum cihazları, havalandırma sistemleri ve hastane ortamında uygulanan bazı işlemler olduğu belirtilir. Bu hastalığa yatkınlık, vücut direnci düşük bireylerde daha fazladır. Özellikle şeker hastaları, alkol bağımlıları, kemoterapi alan hastalar ile kronik böbrek ve akciğer hastalığı olan kişiler risk altındadır. Aynı şekilde sigara içmek de hastalığın riskini artırabilir.
Ayrıca, temizlenmeyen veya bakımı yapılmayan klimaların içinde küf mantarlarının üreyebileceği unutulmamalıdır. Bu durum, alerjik rinit ve astım gibi solunum yolu rahatsızlıklarını tetikleyebilir. Araçlarda kullanılan klimaların doğru şekilde kullanılmaması başka sağlık sorunlarına da yol açabilir. Araç içi klimaların havanın doğrudan yüze ve göğse değil, ön cama yönlendirilmesi tavsiye edilir. Aksi halde sinüzit, kulak iltihapları ve yüz felci gibi sorunlar ortaya çıkabilir.
LEJYONER HASTALIĞI BELİRTİLERİ NELERDİR?
Lejyoner hastalığının belirtileri, genellikle lejyonella bakterisi ile temas sonrası 2 ila 10 gün içinde görülmeye başlar. Bu hastalık, diğer zatürre türleriyle benzer belirtiler sergiler ve genellikle aşağıdaki şikayetlerle kendini gösterir:
-
Baş ağrısı
-
Kas ağrıları
-
Halsizlik
-
Yorgunluk
-
Titreme
-
40 derece veya daha yüksek ateş
Bazı vakalarda, hastalık başlangıcında hafif kas ağrıları ve hafif bir baş ağrısı ile kendini gösterebilir. Diğer belirtiler ise genellikle 1-2 gün sonra ortaya çıkar. Hastalık daha ilerlediğinde, ateş yükselir, kas ağrıları daha şiddetli hale gelir ve hastada titreme başlar.
LEJYONER HASTALIĞI NASIL ÖNLENİR?
Lejyoner hastalığı salgınlarının önlenmesi için su dağıtım sistemleri, havuzlar ve kaplıcalar gibi potansiyel yayılma alanlarının düzenli ve etkili bir şekilde temizlenmesi ve dezenfekte edilmesi gerekmektedir. Bireysel olarak alınabilecek önlemler arasında ise aşağıdakiler bulunmaktadır:
-
Sigaradan Kaçınma: Sigara içmek, bakterilere maruz kaldığınızda hastalığın riskini artırabilir. Bu nedenle sigaradan uzak durmak enfeksiyon riskini azaltmada önemlidir.
-
Su Sistemlerinin Bakımı: Ev ve işyerlerinde kullanılan su sistemlerinin periyodik bakımı ve temizliği yapılmalıdır. Su depoları ve borular düzenli aralıklarla kontrol edilmeli ve gerektiğinde dezenfekte edilmelidir.
-
Havuz ve Kaplıca Hijyeni: Kamu kullanımına açık havuzlar, jakuziler ve kaplıcalar düzenli olarak temizlenmeli, su kalitesi kontrol edilmeli ve kimyasal dengesi sağlanmalıdır.
-
İyi Havalandırma: İç mekanlarda iyi bir havalandırma sağlamak, bakterilerin havada dolaşımını azaltabilir. Klima ve havalandırma sistemlerinin bakımı düzenli olarak yapılmalıdır.
-
Risk Grubuna Dikkat: Kronik akciğer hastalığı, diyabet, bağışıklık sistemi sorunları gibi risk faktörlerine sahip bireylerin özellikle dikkatli olmaları ve gerektiğinde sağlık uzmanlarına danışmaları önemlidir.
-
Temizlik ve Hijyen: Ellerin sık sık yıkanması, hijyen kurallarına uyulması ve kişisel temizliğe özen gösterilmesi enfeksiyon riskini azaltmada etkili olabilir.
-
Su Kaynaklarının Kontrolü: Evde kullanılan su kaynaklarının temizliği ve sağlıklı olduğundan emin olunmalıdır. Musluk sularının kaynağı ve kalitesi düzenli olarak kontrol edilmelidir.
-
Bilinçli Seyahat: Tatil veya iş seyahatleri sırasında konaklama yerlerinin hijyenine dikkat edilmeli ve riskli alanlardan kaçınılmalıdır.
Lejyoner hastalığından korunma, bireysel ve toplumsal düzeyde alınacak önlemlerle mümkün olabilir. Bu tedbirler hastalığın yayılmasını engellemeye yardımcı olabilir ve toplum sağlığını korumada önemli bir rol oynar.